Kökeni: Çok eski Asya mastiffinden türetilmişse
de Büyük Britanya'da büyük bir değişimden geçmiştir. Ortaçağ kökenli
olan bulldog ismi sadece dayanıklı oluşunu değil aynı zamanda küçük
bir boğayı andıran görünüşünü betimler. Arenalarda boğalarla dövüşen
saldırgan bir kökektir. Bu tür gösteriler on dokuzuncu yüzyılda bir
yasa ile yasaklanmıştır.
Tanımı: Boyu posu küçük, ama iri ve tıknaz bir
köpektir. Çok iri bir başı vardır. Ortalama ağırlık: erkeklerde 24-25
kg., dişilerde 22-23 cg. Yüksekliği standardında belirtilmemişse de
30-35 cm. arasında değişir. Başı iri (ne kadar iri olursa o kadar
makbuldür) gözleri yanaklarına gömülmüş gibidir. Kafatasındaki ve
alnındaki deri kırışıktır. Yüzü kısa ve küt; burnu geniş ve siyah,
iri deliklidir. Üst dudağı sarkık, alt çenesi çok kısadır. Gözler:
yuvarlak, araları açık. koyu renk. Kulaklar: küçük ve ince, arkaları
bir gül gibi kat kat. Boyun: kavisli, sarkık. Kuyruk: kısa. düşük
duruşlu. Tüyler: kısave yumuşak. sarımsı kahverengi ve beyaz ya da
beyazın çeşitli tonlarında.Siyah renk kabul edilmez.
Kişiliği: Hala dövüşlerde kullanıldığı on dokuzuncu
yüzyıla kadar, saldırgan, yırtıcı ve kan dökücü bir hayvandı. Öyle
ki, Romalılar zincire vurulmuş olsa bile bir bulldogun sokağa çıkarılmasını
yasaklamışlardı. Yüzyıllar sonra tehdit edici görünüşünü korumakla
birlikte, iyi huylu. temkinli, vakur. sadık. evcil, temiz ve aristokrat
bir köpek haline geldi. Kendisine. "çirkin güzel," denildi.